“İlham Veren Tüm Renkleriyle” temasıyla gerçekleşen ve “Türkiye’nin İlk Dijital Gastronomi Festivali” olma özelliği taşıyan 4. Uluslararası Adana Lezzet Festivali, 11 Ekim Pazar günü lezzet dolu bir programla görkemli bir final yaptı. Fiziksel bir buluşma olmadan gerçekleşen festival; geleneksel mutfak zenginliğini yansıtan mutfak atölyeleri, gastro şovlar, tadım oturumları, söyleşiler, kentin önde gelen lezzet markalarının hikayeleri ile rengarenk görüntülere sahne oldu. 4. Adana Lezzet Festivali, Adana’nın sınırlarını aşarak 3 gün boyunca dijital dünyada fırtına estirdi.
4. Uluslararası Adana Lezzet Festivali, 11 Ekim Pazar günü lezzet dolu bir programla görkemli bir final yaptı. Tüm dünyada ve Türkiye’de etkili olan koronavirüs salgını sebebiyle Adana Valiliği ev sahipliğinde dijital olarak gerçekleşen festivalin teması bu yıl, “İlham Veren Tüm Renkleriyle Adana”ydı. Fiziksel bir buluşma olmadan geleneksel mutfak zenginliğini yansıtan mutfak atölyeleri, gastro şovlar, tadım oturumları, söyleşiler, kentin önde gelen lezzet markalarının hikayeleri ile 3 gün boyunca rengarenk görüntülere sahne olan 4. Adana Lezzet Festivali, Adana’nın sınırlarını aşarak dijital dünyada geniş kitlelerle buluştu.
Adana bu kez dijital dünya sahnesindeydi!
Açılışı Merkez Park’ta yapılan ve yayınların Adana Müzesi’nde gerçekleştiği 4. Adana Lezzet Festivali, 9 Ekim’de mangal ateşinin yakılmasının ardından ülkemizin et profesörü olarak bilinen Cüneyt Asan’ın ve yerel şeflerin uzun süre konuşulacak gastro şovu ile açıldı. Sahrap Soysal, Ebru Baybara Demir, Hazer Amani, Orhan Demirok, Yunus Emre Akkor gibi ünlü şeflerin Adana mutfağını vurgulayan şovları büyük bir ilgiyle izlendi. Festival dünyaca ünlü pek çok özel konuğu da festival severlerle buluşturdu. Steven Raichlen, dünyanın diğer ucundan “Etin Diyarı Adana”yı selamlarken Le Cordon Bleu İstanbul Yönetici Eğitmen Şefi Luca de Astis de İstanbul’dan bağlanarak canlı bir gastro şovla festivali renklendirdi.
İkinci gün, Gazeteci Cüneyt Özdemir’in Adana Valisi Süleyman Elban söyleşisi ile başladı
Festivalin ikinci gününde söyleşi bölümü ise; gazeteci Cüneyt Özdemir’in Adana Valisi Süleyman Elban ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ile gerçekleştirdiği sohbet ile başladı. Sonrasındaysa festival, Türkiye’nin ünlü şefleri Sahrap Soysal ve Ebru Baybara Demir’in Adanalı Kadın Kebap Ustası Melek Kıyan eşliğindeki “Kadın Şefler Mangal Başında” gastro şovu ile devam etti.
Adana Kebabı’na kadın eli değdi
4. Uluslararası Adana Lezzet Festivali’nin sosyal medya kanallarından canlı yayınlanan “Kadın Şefler Mangal Başında” gastro şovunda Coğrafi İşaret Tescil Belgesi ile taçlandırılan Adana Kebabı’nın tüm detayları konuşuldu. Adana şehriyle bütünleşmiş Adana Kebabı hazırlanırken kullanılan malzemelerden pişirme tekniğindeki püf noktalarına, pişirilmesinden sunumuna kadar tüm incelikleri anlatıldı. Ünlü şefler Sahrap Soysal ve Ebru Baybara Demir ile Adanalı Kadın Kebap Ustası Melek Kıyan’ın gastro şovunda daha çok erkek ustalardan tatmaya alıştığımız Adana Kebabı’na kadın eli değdi.
Steven Raichlen, dünyanın diğer ucundan “Etin Diyarı Adana”yı selamladı
Birbirinden özel konukların ağırlandığı, sokak sokak Adana lezzetlerinin keşfedildiği, kentin asırlık çınarlarının hikayelerine tanıklık ettiğimiz festival, dünyaca ünlü pek çok özel konuğu da festival severlerle buluşturdu. Et ve barbekü denildiğinde ilk akla gelen isim olan dünyanın en ünlü et uzmanlarından Amerikalı şef, yazar ve televizyon yıldızı Steven Raichlen, dünyanın öbür ucundan, ABD Miami’den “Etin Diyarı Adana”yı selamladı. Izgara üzerine otuzdan fazla kitabın yazarı, Japonya’dan Amerika’ya birçok ülkede televizyon şovları yayınlanan Raichlen, pek çok kez Türkiye’yi ziyaret ettiğinden bahsetti ve Türkiye’yi çok sevdiğini söyledi.
Adana Kebabından ilham alan portakallı ördek çok ilgi gördü
Festivalin son günü açılışını, Şef Osman Kuşdemir ve Şef Barış Akgül ile Şef Mehtap Kenanoğlu ve Şef Veli Menevşe, festivale özel hazırladıkları iki gastro şov ile yaptı. Genetik Mühendisi, Beslenme Uzmanı Dr. Melis Durası’nın “Topraktan Sofraya Beslenme Kültürü”nü yorumladığı program ise ilgiyle izlendi. Le Cordon Bleu İstanbul Yönetici Eğitmen Şef Luca de Astis, İstanbul’dan canlı olarak bağlandığı gastro şovunda Adana Kebabından ilham alarak yorumladığı portakallı ördek ile epey ilgi gördü. Komili degüstatörü ve Ayvalık Operasyon Müdürü Mehmet Cavlı, gastronomi dünyasının duayen isimleri, şef ve gazetecilerden oluşan konuklarıyla birlikte sosyal mesafe kuralları çerçevesinde nefis bir zeytinyağı tadımı gerçekleştirdi.
Şef Hazer Amani’den Adana’ya özelşalgamlı Şah Pilavı yorumu
Ünlü şef Hazer Amani’nin Adana’dan canlı olarak yayınlanan gastro şovu ise festivalin son gününe damgasını vurdu. Gastro şovda Amani’ye Adanalı Şef Bedia Gücüm eşlik etti. Hazer Amani ve Bedia Gücüm’ün Adana lezzetlerinden şalgam ile yeni bir boyuta taşıdığı Şah Pilavı, Adana Mutfağına yepyeni bir tat ve yorum kazandırdı.
Gastronomi dünyasının duayen isimleri bir aradaydı
Festivalin son gününde Mutfak Dostları Derneği Yönetim Başkanı ve Milliyet Gazetesi Yazarı Zeynep Kakınç’ın moderatörlüğünü yaptığı “Gastronomi Şehri Olmak” konulu panelde; Çukurova Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Lutfi Altunsu, İpekyolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Burhan Akyılmaz, Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Onur Yıldız ve Zafer Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Veli Oğuz gastronomi şehri olma yolculuğunu konuştular. Akdeniz Reklamcılar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ve Tourism Today Genel Yayın Yönetmeni Haluk Özsevim yönetimindeki “Pandemi Sonrası Gastronomi Turizminde Motivasyon ve Sürdürülebilirlik” konulu bir diğer oturumun konukları, Adana İl Kültür ve Turizm Müdürü Sabri Tari, turizmci ve danışman Cem Kınay ile Hapimag Resort Operasyonları Türkiye Direktörü Kerem Demirkol oldu. Gazeteci, yazar, MDD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, Slow Food İzmir Bardacık Birliği Lideri Nedim Atilla’nın moderatörlüğündeki “İyi, Temiz ve Adil Gıda…” panelinde ise Slow Food Adana Birliği Lideri Pırıl Bilici, Slow Food Tarsus Birliği Lideri Yasmina Lokmanoğlu ve ÇUKTOB Başkanı, TÜROFED ve TURYİD Yönetim Kurulu Üyesi Tayyar Zaimoğlu iyi, temiz ve adil gıdanın geleceğini masaya yatırdı. Hürriyet Gazetesi Yazarı ve MDD Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Erke moderatörlüğündeki “Geleceğe Bakış: Dijital Gastronomi” başlıklı son panelin konuğu ise, MDD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, Türk Kahvesi Kültürü ve Araştırmaları Derneği Başkanı Osman Serim oldu.
Adana’nın lezzet hazineleri dijital dünyada
Festival boyunca, Perulu şef Bruno Santa Cruz ve İtalyan şef Matteo Bertuletti şef Türev Uludağ eşliğinde “Lezzet Durakları”nı gezerken; bir yandan da Gastronomi Dergisi yazarı Aliye Gümüş sunuculuğunda gerçekleşen “Adana Yerel Yemekleri Atölyesi”nde Adanalı kadınların geleneksel mutfak zenginliğini yansıtan yemek yapımları izlendi. Festival akışı içerisinde; yöreye özgü ürünlerin hasat ve üretim süreçleri, sokak lezzetlerinin incelikleri, kentin asırlık çınarları ekranlara taşındı.
4. Uluslararası Lezzet Festivali, Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası’nın trio konseriyle Adana lezzetlerine müzikle renk katarak kapanışını yaptı.
Türkiye’nin gastronomi alanındaki en köklü sivil toplum kuruluşu Mutfak Dostları Derneği ile ilk online Türk Üniversitesi Netkent Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesi işbirliğinde hayata geçirilen Gastronomi ve Mutfak Kültürü Sertifika Programları’nın ikincisi olan “Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı” Ocak ayında başlıyor.
İçeriği Mutfak Dostları Derneği tarafından hazırlanan online programların ilki olan Temel Restaurant İşletmeciliği Sertifika Programı, Nisan-Haziran 2021 döneminde 30 saatlik bir müfredat ile gerçekleştirilmişti. 22 Ocak 2022’de başlayacak olan “Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı” ise genişletilen içeriği ile toplam 68 saatlik bir eğitim programı olarak kurgulandı. Daha önce olduğu gibi, sertifika programı kapsamında alanının en önde gelen uzmanları ve kanaat önderleri eğitmen olarak yer alıyor.
Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı, mutfak ve mutfak kültürü derslerinin yanı sıra videolu mutfak eğitimleri ve sektör duayenlerinin başarı hikayelerini paylaşacakları seminerlerden oluşuyor.
Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı Kayıtları başladı
22 Ocak 2022’de başlayacak olan Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı kayıtları başladı.
Yiyecek içecek sektöründe işletmeci olarak çalışan veya çalışmak isteyen, cafe, restoran yatırımı yapmayı düşünen kişilere profesyonel beceriler kazandırmaya yönelik olarak tasarlanan online programın süresi toplam 17hafta. Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı’nda; Deniz Temel, Dilara Koçak, Ebru Baybara Demir, Yunus Emre Akkor gibi alanının önde gelen isimleri eğitmen olarak yer alıyor. Program’da; Yer Seçimi ve Konsept, Fizibilite, İnsan Kaynakları, Menünün Oluşturulması İletişim ve Pazarlama, Dünya Gastronomisine Genel Bakış, Anadolu’nun Gastronomi Haritası, Topraktan Tabağa Çevre Dostu Yaklaşımlar, Mizanplas ve Temel Mutfak Teknikleri gibi dersler olacak.
Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı, teorik ve mutfak eğitimlerinin yanı sıra, sektör duayenlerinin kendi başarı hikayelerini paylaştıkları özel seminerlerle de öne çıkıyor. Söz konusu seminerler kapsamında öğrenciler; Günaydın Restoranları Kurucusu Cüneyt Asan, Öztiryakiler Endüstriyel Mutfak Murahhas Üyesi Tahsin Öztiryaki, Karaköy Güllüoğlu Yönetim Kurulu Başkanı Nadir Güllü, Koçulu Peynircilik Yönetim Kurulu Başkanı ve Eko Müze Zavot’un kurucusu İlhan Koçulu, Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis ve Caffe Vergnano Kurucu Ortağı Ülkü Kahraman’ın uzun yıllara dayanan sektör tecrübelerinden ve liderlik vizyonlarından faydalanma şansı yakalayacaklar.
STK- üniversite işbirliğinin en güzel örneklerinden birini ortaya koyduklarını söyleyen Mutfak Dostları Derneği Başkanı Zeynep Kakınç “Dernek olarak amacımız her zaman sıradanlıktan uzak, kalıcı fayda sağlayan ve değer yaratan projelere imza atmak. Netkent Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesi iş birliğinde hayata geçirdiğimiz Gastronomi ve Mutfak Kültürü Sertifika Programları’nın ilki büyük ilgi ile karşılandı ve başarı ile tamamlandı. Eğitim programının ikinci aşamasını başlatıyor olmanın heyecanını yaşıyoruz. Derneğimiz çatısı altındaki gastronomi alanının kıymetli uzmanları tarafından oluşturulan eğitim programının ülkemizdeki gastronomi eğitimi çıtasının yükselmesine önemli katkılar sağlayacağına yürekten inanıyorum.” dedi.
Dijital dönüşüm çağının etkin bir aktörü olduklarını belirten Netkent Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Vekili Ali Eşkinat ise“Günümüzde mekandan bağımsız eğitimin ne denli büyük bir ihtiyaç olduğu tartışmasız bir gerçek. Özellikle profesyonel hayatın içinde bulunanlar için zaman yönetimi çok kıymetli. Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı ile yeme içme alanında profesyonel yetilerini geliştirmek isteyen kişilere, zamanı en verimli şekilde kullanmalarına da imkan tanıyarak çok iddialı bir eğitim içeriği sunuyoruz. Mutfak Dostları Derneği işbirliğinde hayata geçirdiğimiz sertifika programı teorik ve mutfak eğitimleri ile sınırlı değil. Katılımcılar, duayen isimlerin hayatın tam içinden tecrübelerini birebir dinleme imkanına da sahip oluyorlar.” dedi.
Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı başvuruları, Netkent Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesiweb sitesi üzerinden kabul edilecek.
Teorik Dersler
Yer seçimi ve konsept
Fizibilite
Proje Dekorasyon
Hukuki İşlemler
Kurumsal Kimlik, Markalaşma
İnsan Kaynakları
Mönünün Oluşturulması
Mutfak Projesi ve Ekipman Seçimi
POS ve Mali Takip
Muhasebe Sistemi Kurulumu
Şubeleşme, Bayilik, Lojistik, Operasyon El Kitabı
Maliyetler ve Fiyatlandırma
Mutfak Hijyeni & Kişisel Güvenlik
Belli Başlı Mutfak Aileleri ve Trendler
Bar Organizasyonu, İçecek Hizmetleri
İletişim ve Pazarlama
Dijital İletişim Pazarlama
Satın Alma, Depolama
Bakım, Onarım, Yenileme
Servis gereçleri (salon-servis kısmı)
Dünya Gastronomisine Genel Bakış, Gastronomi Kriterleri:
Türkiye’nin gastronomi alanındaki en köklü sivil toplum kuruluşu Mutfak Dostları Derneği, 3.Altın Kaşık Gastronomi Ödülleri’ni 10 Ocak 2022’de dört farklı kategoride sahipleri ile buluşturdu.
Mutfak Dostları Derneği’nin 2019 yılında onur ödülü vererek başlattığı Altın Kaşık Gastronomi Ödülleri, 2020 yılında sekiz dalda sahipleri ile buluşmuştu. Tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid- 19 pandemisi sebebiyle gastronomi sektörünün olağanüstü bir dönemden geçtiğini göz önünde bulunduran dernek yönetim kurulu, 2020 ve 2021 yıllarına özel bir ödül formatı belirleyerek, “Altın KaşıkPandemi Dönemi Özel Ödülleri”ni dört farklı kategoride vermeye karar vermişti. Jumbo’nun katkılarıyla ve Four Seasons Hotel Bosphorus ev sahipliğinde 10 Ocak 2022’de gerçekleşen ödül töreninde Altın Kaşık Pandemi Dönemi Özel Ödülleri sahipleri ile buluştu.
Ödül kategorileri ve kazananlar şöyle:
Pandemi Dönemi En İyi Sürdürülebilirlik Projesi – Metro Türkiye, Tabağında Ne Var?
Pandemi Dönemi En İyi İnovasyon Projesi – Şişecam, V-Block Teknolojisi
Pandemi Dönemi En İyi İş Modeli – Paket Mutfak
Pandemi Dönemi İlham Verenler Özel Ödülü – Şef ve Sosyal Girişimci Ebru Baybara Demir
Pandemi Dönemi Özel Ödülleri
Altın Kaşık Gastronomi Ödülleri, Türkiye’de gastronomi alanında bir sivil toplum kuruluşunun başlattığı ve organize ettiği ilk ödül programı olma niteliğini taşıyor. Tamamen objektif kriterler ile işleyen ödül sistemi, normal şartlarda sekiz kategorinin her biri için ön jürinin önerilerinin ana jüri tarafından değerlendirilmesi yöntemine dayanıyor.
Mutfak Dostları Derneği Başkanı Zeynep Kakınç Altın Kaşık Pandemi Dönemi Özel Ödülleri ile ilgili şunları söyledi: “Türk gastronomisine katkı sağlayan kişi ve kuruluşları ödüllendirmek, onları motive ederek gastronomi dünyamızın çıtasının yükseltilmesine destek olmak amacıyla oluşturduğumuz Altın Kaşık Gastronomi Ödülleri’nin üçüncüsünü gerçekleştirmiş olmaktan dolayı son derece mutluyuz. Mart 2020 tarihinden itibaren hayatımızın her alanını etkileyen küresel pandemi sebebiyle sektör alışılmadık derecede zor bir dönemden geçti. Ödül programımız özelinde, bu olağanüstü durumu göz önüne alarak farklı bir format belirledik ve 2020-2021 yıllarına özel olarak Altın Kaşık Pandemi Dönemi Özel Ödülleri’ni oluşturduk. Pandemi koşulları birçok açıdan yıkıcı olsa da, değişimin hayatın her alnına sızması ve farklılaşan ihtiyaçlar inovasyon tohumlarının hızla yeşerdiği bir ortam oluşturdu. Öte yandan, dünyanın geleceğine dair endişeler artarken, sürdürülebilirlik bakış açısının toplumsal olarak hızla içselleştirilmeye başlandığını gözlemledik. En sıkıştığımız noktada yeni iş modelleri, hayranlık uyandıran inovatif ürünler ve projeler yeşerdi. Tüm bu düşüncelerden hareketle biz de, Altın Kaşık Pandemi Özel Ödülleri’ni olağanüstü zor şartlarda çalışmalarını başarıyla sürdüren, bize umut ve ilham veren kişi ve kuruluşlarla buluşturduk. İçinden geçmekte olduğumuz bu dönemde başarı hikayelerinin ön plana çıkarılmasının her zamankinden daha önemli olduğunu düşünüyorum. Öyle sanıyorum ki sonuçlar bu kez, sadece kazananlara değil tüm sektöre moral ve motivasyon kaynağı olacaktır.